Eşi ve 3 çocuğunun Kahramanmaraş’taki mezarlarını müzeye çevirdi: “Onlara doyamadım”
Tekirdağ-Çorlu kara yolunda, 23 Ağustos 2011 güninde yaz tatili için Türkiye’ye gelen Zeynep Kılınç ile çocukları Direnç (11), Yağmur (8) ve Eylül (5), trafik kazası geçirdi. Kazada yaşamını yitiren Kılınç ile 3 çocuğu, Kahramanmaraş’ın Afşin ilçesinin kırsal Kötüre Mahallesi Göncü Sokak’taki mezarlıkta toprağa verildi. Eşi ve çocuklarını kaybeden Turabi Kılınç, daha devamında mezarların etrafını çevirip, betondan yapı inşa etti. ‘Dört Melek Evi’ adı verdiği müzeyi andıran yapıya eşinin gelinliğinden çocuklarının bisikletlerine görecek şekilde birçok kişisel eşya koyan Kılınç, buna ek astığı fotoğrafların üzerine melek figürleri konumleştirdi.
İngiltere’de yaşayan Turabi Kılınç, ailesini kaybettiği günün her yıl dönümünde Türkiye’ye gelip, yapı içindeki mezarları ziyaret ediyor. Çiçek bırakıp, dua eden Kılınç, camekan içinde sergilenen eşyalara bakarak gözyaşı döküyor.
‘EVLAT ACISI KADAR KÖTÜ BİR ŞEY YOK’
11 yıl geçmesine rağmen acısının ilk günkü gibi taze olduğunu belirten Turabi Kılınç, “Onlara doyamadım. Özel bir şey, anıt mezar gibi bir şey istiyordum. Müze şeklinde insanların gelip görebileceği, ziyaret edebileceği, dua edebileceği bir konum istedim. Çok özel bir konum olmasını istediğim için böyle bir şey yapma gereği duydum. Çok da iyi oldu, insanlar geliyor ve dua ediyor.
Eşim ve çocuklarıma ait her şeyi Londra’dan getirdim. Eşimin gelinliğini, çocuklarımın bisikletlerini, oyuncaklarını, eşyalarını, kızımın sazını her şeyini getirdim. Allah, kimseye evlat acısı yaşatmasın. Bu dünyada evlat acısı görecek şekilde kötü bir şey yok. Eşim ve 3 çocuğumu kaybettik. Benim her şeyim var; evim, arabam, iş konumim, her şeyim var. Hiçbir şeyim olmasaydı; en azından eşim veya çocuklarımdan birisi yanımda kalsaydı. Fakat olmadı. Şimdi elimden geldiği görecek şekilde hayata tutunmaya çalışıyorum” dedi.
(DHA)