Sıfırdan Borsa

Son dakika havadisi… AK Parti Sözcüsü Ömer Çelik, partisinin MYK gündemine ilişkin konuşmalarda bulundu. Çelik, uyguladığı konuşmada Yunanistan’ın Türk jetlerine tacizine sert tepki gösterdi.

Ömer Çelik’in konuşmalarından satır start verrı:

“Türkiye Futbol Federasyonuna bir stopladırı olduğu havadisi vardı. Szamanin Büyükekşi ile görüşhepsi, geçmiş olsun dileklerimi iletiyorum. Bunun tabi emniyet, adliye bütün boyutlarıyla ortaya çıkaracaktır.

TERÖRLE MÜCADELE MESAJI

Türkiye’nin terörle mücadelesi sürüyor. Etrafımızda bir takım vekalet savaşları yoluyla terörün bütün bir bölgemizin nasıl istikrarsızlaştırılmak için kullanıldığının her gün bir takım yeni yöntemleriyle yeni bileşenleriyle karşı karşıya kalıyoruz. BM sözleşmesinin 51’nci maddesinin verdiği yetkiyle tamamen hukuk temelinde bunu silahlı güçlülerimiz, emniyetimiz, jandarmamız güçlü bir şekilde bu terörle mücadeleyi sürdürmeyi devam ediyor. Terör örgütlerine, başka bir terör örgütünü bitirmek için destek verenler utansın.

Uçaklarımıza Girit Adasında meseleşlandırılmış S-300’ler vasıtasıyla radar kilitlemesi yapılması NATO standartlarına göre düşmanca bir hareket olarak tanımlanır. Uçaklarımıza radar kilitlemesi yapılması NATO literatüründe düşmanca yaklaşımdır.

“TEHLİKELİ SONUÇLARI OLUR”

(Yunanistan’ın Türk jetlerine tacizi) Sahadaki bu hareketlerinin tehlikeli en yeniuçları olabilecektir. Bu, dünyanın hiç istemediği bir şeydir.

Türkiye meselesunda haksız konume seslerini yükseltenlerin, Yunanistan’ın sistematik olarak devam eden taciz eylemlerine suskunluğu çifte standardın ötesinde bir anlam ifade eder.

Yunanistan ile Türkiye arasındaki meseleler, sahada değil masada rahat bir şekilde çözülebilir. Masadan kaçan Yunanistan’dır. Sürekli olarak maksimalist talepleri gündeme getirerek masadaki bütün ilerlemeleri berhava eden ondan devamında tekrar gidip AB’ye yalvarıp tekrar masa kurulmasını isteyen Yunanistan’dır. Türkiye büyük bir diplomasi devletidir. Bu mesele radar kilitlemesi ile çözülecek bir mesele değildir.

Fransa’nın Cumhurbaşkanı Macron’un, neredeyse Fransa’nın bütün bir dış politikasını sadece Türkiye karşıtlığına ve Erdoğan karşıtlığına indirgemesini ibretle izliyoruz.

Afrika’daki varlığımız hiçbir ülkeye karşı değildir. Afrika’daki varlığımız sadece Afrika’dan yana olmakla tanımlanacak bir tutumdur. Herhangi bir ülkeye karşı olmakla değerlendirilecek bir tutum değildir.

AHMET ŞIK’A SERT TEPKİ: DÜNYANIN EN BÜYÜK FAŞİZAN YAKLAŞIMI

(Ahmet Şık’ın söylemlerine ilişkin) Türkiye’nin en büyük siyasi partisine, 21 yaşına girmiş, bunca zamandır iktidarda olan AK Parti’ye siyasi parti muamelesi yapmayacağız, örgüt muamelesi yapacağız demek dünyanın en büyük faşizan yaklaşımıdır. Yani Avrupa’da bile böyle bir faşist söz duyulmamıştır sanırım.

(Ahmet Şık’ın söylemlerine ilişkin) Buradaki mesele sadece AK Parti meselesi değil, bu hepsi siyaset kurumunu, hepsi sivil siyaseti hedef alan bir zihniyettir. Bugün buna söyler, yarın başkasına söyler. Ne zamana görecek şekilde? Kendi kafasındaki tek parti diktatöryasını kurana görecek şekilde.

(CHP’li Ali Mahir Başarır’ın iddiasına ilişkin) Milletvekilinin bugüne görecek şekilde söylediği her şey yanlış belirlendi. Bu arkadaş fazla dizi izliyor sanırım, bunların gerçeklikle ilgili yoktur. Biz resmi bir siyasi partiyiz. Bütün işlerimiz şeffaf.

(Doğu Perinçek’in Hz. Muhammed’e ilişkin konuşmalari) Baştan dipya yanlış bir söz Doğu Perinçek’in sözü. Bir siyasi partinin özüsini Hz. Peygamber’in tebliği ile mukayese etmesi görecek şekilde mantıksız, akıl dışı bir şey söz meselesu olamaz.

(Kılıçdaroğlu’nun konuşmalarine ilişkin) Burada büyük bir cari açık vardır, bu açık da şudur. FETÖ ile CHP nasıl mücadele edecektir. FETÖ ile mücadele meselesunda bu konuşmalarin oluşturduğu cari açık çok büyüktür. Szamanin Kılıçdaroğlu bu açığı nasıl en yenilandırdıacaktır?

(Kılıçdaroğlu’nun TEKNOFEST ziyareti) Ziyareti olumlu karşılıyorum. Bunlar Milli Projelerdir, bunları hepimizin sahiplenmesi lazım. Tüm bunlara siyasi partilerin sahip çıkması bence kıymetli bir şeydir. Bunlar Milli kazanımlardır, hepsi siyasi partilerin bu kazanımlara sahip çıkması gerekir.”